Ortakulakta sıvı birikme belirtileri. Hastalığın tek belirtisinin işitme azlığı olabileceğini kaydeden Ata, "Küçük çocuklarda sesten irkilme, ses duyunca duraklama, sese yanıt olarak göz kırpma ve sesin geldiği yöne bakma gibi duyma yanıtları azalmışsa aile işitme azlığından şüphelenmelidir. Ortakulakta sıvı birikmesi olarak da bilinen bu durum enfeksiyon bulguları olmaksızın (ağrı, şişme, yüksek ateş) kulak zarı arkasında (orta kulakta) mukos veya sıvı birikmesidir. EOM çocukluk döneminde çok sık görülen hastalıktır. Okul öncesi çocukların %35 ve %70’i en az bir defa EOM’a yakalanmaktadır. ORTA KULAKTA SIVI BİRİKMESİ, İŞİTME KAYBI NEDENİ. Çocukların sık sık hastalanmasına neden olan diğer bir sorun da orta kulakta sıvı birikmesi. Kulak zarının arka kısmında yer Kulaktasıvı birikmesi tekrarlamasi. 34 aylık kızımız kreşe başladıktan sonra Kulakta sıvı birikmesi oluştu. Tedavinin 1 aşamasında augmentin, otrivine burun spreyi, dolven ve sokol likid kullandık sıvı kayboldu 1 hafta sonra tekrarladı 2 aşamada augmentin ve otrivine kullandık sıvı yine kayboldu sonra tekrar yeniledi ve 3 aşamada ceclor, zyrtec, otrivine, always sprey Grip, nezle ve alerji gibi durumların orta kulakta sıvı birikmesine neden olduğunu belirten Kulak Burun Boğaz Uzmanı Prof. Dr. Şenol Polat, orta kulakta sıvı birikimi ve tedavisi ile Bununyanında enfeksiyon, kulak zarında delinme, orta kulakta sıvı birikmesi ve orta kulakta ki kemiklerin eklem yerlerinin sertleşmesi gibi daha önemli nedenler de olabilir. Tinnitus baş ve boyun bölgesindeki damar genişlemeleri (anevrizma) veya denge ve işitmeyi sağlayan sinirden kaynaklanan bir tümörden (akustik nörinom WsA0y. 1022 Son Güncelleme 1022 TAKİP ET Kulak, Burun,Boğaz ve Baş, Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Yusuf Orhan Uçal, tıp dilinde effüzyon diğer bir adıyla orta kulakta sıvı birikmesi hakkında önemli açıklamalarda Burun,Boğaz ve Baş, Boyun Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. Yusuf Orhan Uçal, tıp dilinde effüzyon diğer bir adıyla orta kulakta sıvı birikmesi hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Kulakta sıvı toplanmasının çoğunlukla çocuklarda görüldüğünü belirten Op. Dr. Uçal, en büyük belirtisinin ise işitme kaybı olduğunu ifade etti. Ağrı, ateş gibi belirtiler ve bulguların olmaması nedeniyle tanıyı koymanın zor olduğuna dikkat çeken Op. Dr. Uçal, bu noktada dikkatli olunması gerektiğine, çocuğu çağırırken yüksek sesle çağrılması ya da çocuğun oldukça yüksek sesle televizyon izlemesi, okul başarısının düşmesi ve öğretmeninden gelen dikkatsiz davrandığı yönünde uyarıların tanının konulmasında yardımcı olabileceği bilgisini sıvı birikmesi ve soğuk algınlığıKulakta sıvı birikmesi ve soğuk algınlığının ne olduğunu açıklayan Op. Dr. Uçal, ’’Orta kulak enfeksiyonları kulak zarının arkasında yer alan orta kulak boşluğunda oluşan iltihaplardır. Nedeni genellikle virüsler ya da bakterilerdir. Sıklıkla yakın zamanda geçirilmiş bir soğuk algınlığı veya alerjik bir problem nedeni ile orta kulak havalanmasını sağlayan östaki kanalı fonksiyonunun bozulmasını takiben meydana gelir’’ ya da her iki kulağın aynı anda etkilenebileceğini aktaran Op. Dr. Uçal, küçük çocukların orta kulak anatomik gelişimini tam olarak tamamlamamış olması nedeniyle östaki kanalı fonksiyonları ve anatomisindeki farklılıkların etkisi ile kulak enfeksiyonunun daha sık görüldüğünü tedavi edilebilir mi?Kulakta sıvı birikmesinin çocuklarda sıklıkla görüldüğünü ancak erişkinlerde de meydana gelebildiğini vurgulayan Op. Dr. Uçal, ’’Erişkinlerde genel olarak nezle gibi viral üst solunum yolunu takiben ortaya çıkar. Kulakta sıvı birikmesinin öncelikli tedavisi ilaçlardır. Hastaya 10-15 günlük bir antibiyotik tedavisinin uygulanması gerekir. Bununla beraber, sıvının emilmesine yardımcı ilaçlar olarak dekonjestan adı verilen spreyler, çocuklarda şuruplar, alerjik hastalarda antihistaminik adı verilen ilaçlar ve kortizonlu spreylerin de kullanılabilir’’ şeklinde tedavilerinin ardından hastanın takibe alınacağını vurgulayan Op. Dr. Uçal, ’’Kulak zarında çökme gibi değişiklikler ile ciddi işitme kayıplarının görülmediği durumlarda hasta, 3 ay kadar ara ara kontrollerle takip edilecek, bu süre zarfında hala su kaybolmamışsa cerrahi müdahale gerekli olacak’’ dedi. Anadolu Ajansı ve İHA tarafından yayınlanan yurt haberleri editörlerinin hiçbir müdahalesi olmadan, sözkonusu ajansların yayınladığı şekliyle mynet sayfalarında yer almaktadır. Yazım hatası, hatalı bilgi ve örtülü reklam yer alan haberlerin hukuki muhatabı, haberi servis eden ajanslardır. Haberle ilgili şikayetleriniz için bize ulaşabilirsiniz Hastalıklar GENEL Yeryüzünde bir “dünya tıbbı” vardır, her yerde geçerlidir; bir de “Türkiye tıbbı”, sadece Türk halkına uygulanır. Fazladan lüzumsuz yere talep edilen paraların surcharge doktor ile hastane arasındaki paylaşımı diğer ücretten farklıdır. Doktor, “surcharge” oluşturduğunda daha yüksek pay alır. “Mikrop öldürücü” diye satılan; sabun ve deterjanları eve bile sokmayın. Tuvalet eğitimi diye bir şey yoktur. Tuvalet eğitimi kedi-köpek yavrusuna yapılır. İnsanların çis söyleme yeteneği genetiktir, kromozomlarında yazılıdır ve vakti geldiği zaman çocuk bu işi halledecektir. BESLENME Çocuklar et yer, süt içerler, gerisi teferruattır. Bir çocuk günde en az 600 ml süt ve etli bir gıda alıyorsa, üstü önemli değildir. İstediklerinden, istediği kadar yiyebilir. Her çocuk kilolu olacak diye bir kaide yok. Dünya’da bir tek Türk anneler iştahsızlığı hastalık zannederler. Önemli olan, çocukların süt içmesidir. Süt içsin de, neyli veya nasıl süt içerse içsin. Çocuk evde pişen kıymalı sebze yemeklerinden, herkesin yediği çorbalardan da yiyebilir illa sebze çorbası yiyecek diye bir şey yok. D vitamini önemlidir. 1 Yaşından sonra, HER SENE; en az, senede 1 defa 1 ampul Dvit3 içirin. Çocuklarda diş çürüklerini önlemek için, doğumundan 9 yaşına kadar her gün ZymaFluor verin. ATEŞ VE SOLUNUM YOLLARI HASTALIKLARI Ateş vücudun kendini savunma mekanizmasıdır, çocuk rahatsız olmadıkça kaç derece olursa olsun ateşi düşürmeyin. 3 yaşına kadar geçirilen ateşli hastalıkların; %90’i viral enfeksiyonlardır, antibiyotik verilmez, verilse de antibiyotikle iyileşmez. Bebekler doğarken annelerinden aldıkları antikorlar nedeni ile ilk 1 sene antibiyotik gerektiren hastalıklara yakalanmazlar. Önce gribe antibiyotik verip, bağışıklığınız zayıflatılıyor, sonra “akciğerlere inmiş” deyip, alerji ve astım ilacı vererek hastalık kronik hale getiriliyor; sonra kortizonlu ilaçlarla; “sahte bir iyilik hali” yaratılarak ağzınıza bir parmak bal çalınıyor, ama grip virüsü vücuda yerleşiyor, ilaçlara ve doktora “bağımlı” hale geliyorsunuz. Peditus içinde “Parasetamol” olduğunu Türk doktorları bilmez, Calpol ile beraber verirler. Sonra fazla dozdan çocuk zehirlenir. Allerji sizden çocuğunuza geçmez. Aşırı “steril ortamda” yetiştirirseniz, her ateşlendiğinde antibiyotik verirseniz, çocuğunuzu allerjik hale getirirsiniz. Ateşle beraber olmayan hiçbir öksürükte antibiyotik kullanmayın. Ateşli çocuğun ağzında pis bir koku yoksa, dili kalın paslı değilse, hastalığı viral demektir. Ayırt edemiyorsanız, bir kan sayımı yaptırın, WBC düşük ise, gene antibiyotik gerekmiyor demektir. Tahlillerde WBC Lokosit değerini üçkağıtçı laboratuvarlar, çocuk normal değerlerinin yerine, erişkin normal değerlerini yazarek, kasten yüksek gösterirler, bu tuzağa düşmeyin. Sonu; “-Cold” ile biten ilaçları ASLA kullanmayın. Gripal enfeksiyonlar, 2-3 hafta sürebilir; tedavileri yoktur, kendiliğinden geçerler. Grip için burnuna serum fizyolojik ve gece yastığına “Cold-mix” damlatın yeter. Öksürük rahatsız ederse, “limonlu bal” verin. Orta kulak iltihabı yapan yegane hastalıklar, viral olanlardır. Bakteriyel boğaz enfeksiyonları kulağa vurmazlar. Küçük çocukların antikorları yeterli seviyelerde olmadığından, enfeksiyonlarla mücadele hep lenf bezleri ile olur. Bu sebeple, bu yaşlarda her çocuğun bademcik ve geniz etleri büyüktür. Zamanla; çocuklar enfeksiyonları geçirerek antikorları muayyen bir seviyeye ulaşınca, mikroplarla hep antikorlar mücadele etmeye başlar ve lenf bezlerine çok iş düşmez ve zamanla küçülürler. Hiçbir kitapta “Bronşit başlangıcı” veya “Zatürre başlangıcı” diye bir teşhis yoktur. Bunlar üçkağıtçı doktorların son senelerdeki uydurmalarıdır. Zatürre 10 günden uzun sürmez, Tedavi edilmezse, 10 gün sonunda ya hasta yoktur, yada hastalık yoktur. İSHAL Hiçbir ishal-kusma türünde ilaç/antibiyotik kullanmayın. Türkiye de yapılan “en aptalca” işlerden biri de, her ishalli hastaya, Reflor ve benzeri ilaçları vermektir. TETANOZ Tetanoz, pastan olmaz. Paslı çivi batması, paslı demir yalamak veya paslı teneke kesiği, tetanoza sebep olmaz. Tetanoz; at, inek vb. hayvanların dışkısındaki bir bakterinin bulaşmasıyla olur. Batan çivide bu bakteri varsa, o yüzden tetanoz olursunuz. AŞILAR Aşılardan sonra ateş çıkma ihtimali %10’dan azdır ve 1 günden fazla sürmez. Ateşi çıkar diye çocuklara aşıdan önce ateş düşürücü vermeyin. Her türlü aşı, ateşli iken bile yapılabilir. Sadece, diğer sağlam çocuklara hastalık bulaştırabileceği için, kalabalığa sokmamak adına, aşıyı ertelemeniz diğer çocukların yararınadır. Hiçbir şekilde, hiçbir zaman, Meningokok aşısı yaptırmayın. Tamamen üçkağıttır. Türkiye’de hiçbir işe yaramaz. İDRAR YOLLARI ENFEKSİYONU Erkeklerde sepsis geçirenler hariç idrar yolları enfeksiyonu İYE olmaz. İdrar Tahlilindeki, “Nitrit” değerine bir bakın. Nitrit- ise İYE yok demektir, sizi dolandırmaya çalışıyorlar demektir. İYE için bir defa antibiyotik kullanır da vagendeki yararlı bakterileri yokederseniz, bir daha düzelmeniz çok zor olur. YENIDOĞAN SARILIĞI İlk 3 günden sonraki sarılıkların hiçbir kıymeti yoktur, kan filan aldırmayın. Bilirubin 15 ve altındaki değerlerde sarılık için bir şey yapmayın. Cam arkasından, çıplak olarak, güneş ışığına tutun. DİĞER Çocuk kalp hastalıklarında; ya üfürüm vardır, ya da morarma… ASLA hem üfürüm, hem morarma aynı anda olmaz. Dr. Kadir Tuğcu sitesindeki sorulara cevaplarından derlenmiştir.

dr kadir tuğcu kulakta sıvı birikmesi