7ZUvt. İstanbul trafiğinden 6 bin lira kazanıyorlar İstanbul'da trafiğin yoğun olduğu saatlerde su, simit, kağıt helva hatta şarj kablosu satan seyyar satıcılar günlük 100-150 lira kazanıyor. Özellikle mesai çıkışlarında satış yapan seyyar satıcılar hem trafiği hem de kendi canlarını tehlikeye atıyor. Kabahatler kanununa göre kendilerine 154 lira ceza kesilse de otoyollarda satışlara devam ediyorlar. Van'da seyyar satıcı operasyonu Van Büyükşehir Belediyesi Zabıta Dairesi Başkanlığı ekipleri, seyyar satıcılara yönelik çalışma başlattı. Mersin'de seyyar satıcılar denetlendi Mersin'de zabıta ve polis ekipleri, seyyar tezgahlarda köfte ve kokoreç satan sokak satıcılarını denetledi. Siirt Belediyesinden seyyar satıcılara operasyon İçişleri Bakanlığı'nca Kanun Hükmün Kararname KHK kapsamında görevlendirme yapılan Siirt Belediyesine bağlı zabıta ekipleri, seyyar satıcılara yönelik operasyon yaptı. NELER OLUYOR HAYATTA? 6 YIL ÖNCE Hangi seyyar satıcı ne kadar kazanıyor? İşte seyyar satıcıların şaşırtan aylık kazançları... 22 Şubat 2011 Salı Az önce Ahmet Kırtokun Dükkanda Müşteriyi Unutmak isimli yazısını okudum. Aklıma çocukken dinlediğim bir öykü geldi. Adamın biri Galata Köprüsü’nde seyyar köfteciliğe başlamış. Tadı berbat. Adama biraz özenmesini söylemişler. Demiş ki “Her 10 geçenden sadece biri yese, bir yiyen bir daha yemese ben yine zengin olurum” 😉 Size birçok e-ticaret sitesini veya girişimcisini hatırlatıyor mu? 🙂 Resim buradan alınmıştır. 🙂 Etiketler e-ticaret, girişimci, satıcı, webgirisim Kategori İş hayatı macların deismez sahsiyetleri...neyden yapıldıını tahmin edip iirenmemiz gerekmesine raamen bayıla bayıla yediimiz kofte ekmekleri yapan insanlar... artık içine ne koyuyolarsa pek bir hoşuma gidiyor. yiyorum bi daa yiyorum, doymuyorum bir daa yiyorum, bir daa bir daa bir daa bir d....bu şekil güzel yiycekleri yapan kişilerdir seyyar köfteciler iddia ediyorum, 1997 yilinda saha cezasindan soke'de oynanmi$ karsiyaka-denizlispor maci devre arasindaki seyyar; bir peygamberdir. auralar sacan o koftelerin harcini tahmin edip tutturmam zaman alacak ama ba$armak icin gayretim sonsuz. o köftelerin tadı hiçbişeye bi de böle kafadar olanları vardır kasmaz,rahatsız etmez, paranız yetmeyince kıllık yapmazlar,dünya tatlısıdır onlar. kimsenin görmediği ya da farketmeyeceği anda köftelere tüküren azimli esnaflar. ortaköy dereboyu caddesindeki vestel bayinin önünde pazartesi hariç her akşam duran muratı tek geçerim bu alanda.. köftenin enfes tadına güzelim sosuda ekledi mi... oyyy... mesela, evden çıkmadan telefon edersiniz murat'a cepten, o atar köfteleri, yanına vardığınızda hazır olur.. böyle de teknolojik bir köftecidir... milli kutuphane'nin yaninda gece 10'dan sonra ortaya cikan; minibuslerde harikalar yaratan insanlar. kabatas'ta, turkpetrol'un dolmabahce'ye bakan tarafinin deniz kenarindaki koftecinin kofteleri enfestir. ekşi sözlük kullanıcılarıyla mesajlaşmak ve yazdıkları entry'leri takip etmek için giriş yapmalısın. İstanbul'da trafiğin yoğun olduğu saatlerde su, simit, kağıt helva hatta şarj kablosu satan seyyar satıcılar günlük 100-150 lira kazanıyor. Özellikle mesai çıkışlarında satış yapan seyyar satıcılar hem trafiği hem de kendi canlarını tehlikeye atıyor. Kabahatler kanununa göre kendilerine 154 lira ceza kesilse de otoyollarda satışlara devam ediyorlar. Abone Ol Haber Merkezi 05 Ocak 2020, 0942 Son Güncelleme 05 Ocak 2020, 0949 DHA İstanbul'da yaşanan trafik sorunu seyyar satıcılara ekmek kapısı oldu. Yaklaşık 15 milyon insanın yaşadığı İstanbul'da yaşanan trafik sorunu seyyar satıcılara ekmek kapısı oldu. Otoyolda canlarını ve trafiği tehlikeye atarak su, simit, kağıt helva, çikolata hatta şarj kablosu satan seyyar satıcıların günlük kazançları ise 100-150 lira arasında değişiyor. "Kışın 100, yazın 200-250 lira arasında değişiyor"D-100 karayolu Haliç istikameti Halıcıoğlu mevkiinde su satan Fırat Bakiş boş zamanlarda su satışı yaptığını belirterek, "Benim mesleğim var aslında ama boş zamanlarımda geliyorum. Boş duracağıma harçlığımı çıkarıyorum. 100 liranın altında çıkmamaya çalışıyorum. Yazın daha iyi 200-250 lira arasında değişiyor. Kışın 100 lira olursa iyi. Zabıta, polis ayrı dert. Korkulacak çok bir şey yok. Yoğunluk olduğu zaman araçlar duruyor zaten. Ufak ufak adımlar atarak alışverişi 1-2 saniyede bitirmeye çalışıyoruz. Ben sadece su satıyorum. Simit, kağıt helva satan arkadaşlarımız var" dedi. DHA İstanbul'da trafiğin yoğun olduğu saatlerde su, simit, kağıt helva hatta şarj kablosu satan seyyar satıcılar günlük 100-150 lira kazanıyor. "Kimseye tavsiye etmem bu işi"D-100 Karayolu Okmeydanı alt geçidinde kağıt helva satan Yeşim Al , "Çalışıyorum. Çocuklarım için mücadele ediyorum. Trafik kapandığı zaman gelip burada satış yapıyorum. Satışlarım pek iyi değil. Satamadan eve gidiyorum. Günde 45-50 lira kazanıyorum" dedi. Aynı güzergahta su satan Yılmaz A. ise, "Trafik durumuna göre değişiyor. Trafik olursa 80-100 arası oluyor. Kabahatler kanununa göre bize 154 lira ceza kesiyorlar. 2-3 bin lira cezam var. Yazdıkları zaman da üst üste günlerde yazıyorlar. Yazıyorlar da bizim ödeyecek durumumuz yok. Burada doğru düzgün bir şekilde, hırsızlık yapmadan para kazanmaya çalışıyorum. Sabahtan akşama kadar egzoz kokusu çekiyorum, ayakta kalıyorum. Hırsızlık yapmıyoruz. Doğru bir şekilde para kazanmaya çalışıyoruz. Kimseye tavsiye etmem bu işi. Sigorta yok, güvence yok. Burada bir araba çarpsa kimse sorumluluk almaz. Olan bize olur" diye konuştu. DHA Özellikle mesai çıkışlarında satış yapan seyyar satıcılar hem trafiği hem de kendi canlarını tehlikeye atıyor. "Trafikte seyyar satıcılık mesleğim oldu"Uzun süredir trafikte seyyar satıcılık yaptığını belirten Ömer Arslan da, "Telefon şarj cihazı satıyorum. Canımızı riske atıyoruz. Aile geçindiriyorum. Eşim, çocuklarım var. Düzgün bir mesleğim yok. Akşam yoğun trafiğin olduğu saatlerde satış yapıyorum. Günlük 50-60 lira kazanıyorum. Onda da vatandaşın birinin şarjı bitecek de mecbur ihtiyacı için alacak. 'Araba vuracak' diye korkuyorum ama alıştık artık. 15 yaşımdan beri bu işi yapıyorum. Trafikte seyyar satıcılık mesleğim oldu" dedi. 15 yıldır bu işi yapan Selahattin İlistir ise, "100 lira kazansam bunun 40 lirası mal parası oluyor. Bana 60 lira para kalıyor. Akşam 5-7 arası satış yapıyorum. Mesai çıkışları yoğun oluyor. Tehlikeli bir iş, kaç arkadaşımıza araba vurdu. Ben kenarda duruyorum. Trafik tıkandığı zaman giriyorum" diye konuştu. DHA Kabahatler kanununa göre kendilerine 154 lira ceza kesilse de otoyollarda satışlara devam ediyorlar. FOTOĞRAF 15 Karabük-Kastamonu yolu üzerinde bulunan Sarıahmetli köyünde yaşayan işçi emeklisi evli ve 2 çocuk babası Recep Özen, köy sakinleriyle birlikte kış ayında her gün saat sıralarında köye ekmek getiren aracı durakta beklerken üşümemek için seyyar soba yaptı. Evinin önünde sobayı tutuşturan Özen, borusundan dumanlar yükselen 2 teker üzerindeki demir çubuk bağlı sobayı 50 metre mesafedeki durağa getirip bekleyenlerle birlikte ısınmaya çalışıyor. Ekmeklerini alan vatandaşlar daha sonra seyyar sobayla birlikte köylerine geri dönüyor. Özen, özellikle sabahın erken saatlerinde havaların soğuk olmasından dolayı ısınmaları için seyyar soba yapmaya karar verdiğini belirterek, Ekmek almak için soğukta bekliyoruz, üşüyoruz. Böyle bir fikir aklıma geldi. Yaparsam nasıl olur’ dedim. Yaptım ve iyi oldu... Arkadaşlarla beklerken ısınıyoruz. Bu bir hizmettir. Vatandaş üşümesin. Hep kendini düşüneceksin diye bir şey yok. Biraz da vatandaşı düşüneceksin. O da ısınırsa, bir dua ederse ne güzel dedi. İLGİNÇ BOSTAN KORKULUĞU Evinin önünde duran, asker selamı veren işçi kostümlü bostan korkuluğuna değinen Özen, Askerimiz olmasa biz burada nasıl duracağız? Esas önemli olan onlar. Onlar oralarda ne soğuklarda uğraşıyorlar, bizi bekliyorlar. Hepsinden Allah razı olsun, bütün askerlerimize kolaylık versin diye konuştu. PET ŞİŞELERLE SANDAL YAPTI Pet şişelerle yaptığı sal ile Araç Çayı’nda gezen Özen, şunları söyledi Marketten aldığım 20 litrelik suları içtikten sonra bidonlar kalıyor. Bundan böyle bir şey değerlendireyim istedim. 17 bidonun üstüne tahta koydum. Pedal yaptım. İleri geri de gidebiliyorsun. Güzel oldu. Arkadaşlarla çayda tur yapıyoruz. Vakit geçiriyorsun, stres atıyorsun. Seviyorum böyle değişik şeylerle uğraşmayı. 'ARKADAŞIMIZ MUCİTTİR' Köy sakinlerinden Nurettin Yılmaz, Recep arkadaşımız mucittir. Kafası da çalışır. Bu işlere yatkındır kafası, sanatkardır. Ekmek alırken ısınıyoruz bu sobada. Gayet de güzel oluyor dedi. Cevat Özcan da, “Arkadaşımız biraz mucit, her şey yapıyor. Her gün sobayı yakıyor. Allah razı olsun diye konuştu. Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Ekmek almak için bekledikleri durakta seyyar soba ile ısınıyorlar Karabük'ün Safranbolu ilçesine bağlı Sarıahmetli köyünde yaşayan Recep Özen 65, her sabah ekmek getiren aracı durakta bekleyen köylülerin ısınması için seyyar soba yaptı. Özen, evinin önünde yaktığı sobayı 2 teker üzerinde demir çubukla 50 metre mesafedeki durağa çekerek getirip, geri götürüyor. 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunundaki amaçlar ile sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerezler kullanılmaktadır. Detaylı bilgi için çerez politikamızı inceleyebilirsiniz. Süleyman ARAT/İSTANBULOluşturulma Tarihi Şubat 10, 2007 0000İstanbul’da çeşitli hatlarda traktör, zırhlı araç, seyyar köfteci aracı ya da okul servis aracı plakalarıyla 21 yıldır yolcu taşıyan 213 minibüsün çalışması çeşitli semtlerinde yıllardır yolcu taşıyan 213 minibüsün, yıllar önce ruhsatında traktör, zırhlı araç, kamyon, fayton, seyyar köfte aracı, okul servis taşıtı plakalarıyla hiçbir bedel ödemeksizin hat sahibi oldukları ortaya çıktı. 1967 yılında İl Trafik Komisyonu, minibüsün sayısını 2764 olarak dondurdu. 1985 yılında Ulaşım Koordinasyon Merkezi İstanbul’daki minibüs sayısını 4624’e çıkartma kararı aldı. İşte tam o günlerde bazı uyanıklar, aceleyle ’11-14 kişi taşıma kapasitesi’ne sahip olan başka araçların plakalarını toplamaya başladı ve bunlarla minibüs hattı ruhsatı aldı. Yetkililer geçmişe dönük yaptıkları uzun incelemelerde karşılaştıklarını şöyle anlattılar "Bu kişiler 21 yıl önce çok daha da gerilere giderek eski plakaları toplamışlar. Bu plakalar aslında traktör, zırhlı araç, kamyon, fayton, seyyar köfte aracı, okul servis taşıtları için alınmış. Ancak bu plakalara bir yolunu bulup minibüs plakası ruhsatı almışlar."11 YILDIR SÜRÜNCEMEDE Konu hakkında ilk mahkeme kararı 8 Mart 1996 tarihinde alındı. Mahkeme 219 minibüsün kaçak çalıştığını belirledi. Ancak açılan itiraz davalarıyla konu 2007 yılına kadar sürüncemede kaldı. Ancak kaçak hat sahibi minibüsçülerin kaderi diğer minibüs sahiplerinin Başbakana yaptıkları şikáyetle noktalandı. Verilen talimatla harekete geçen Ulaşım Koordinasyon Merkezi yaptığı aylar süren incelemede şaşkınlık veren sonuçlara ulaştı. Bahsi geçen 219 minibüsten sadece 6 minibüsün yasal düzenlemelere uygun olduğu, 213 minibüsün ise ruhsatında minibüs yazmasına rağmen aslında traktör, zırhlı araç, kamyon, fayton, seyyar köfte aracı, okul servis taşıtı plakaları olduğunu geçmişe dönük araştırmayla ortaya çıkarttı. Belediye yetkilileri 21 yıl yolcu taşıyarak para kazanan bu minibüslerin çalışmalarını durdurduğunu açıkladı. 213 minibüs bu hatlarda çalışıyorduÜsküdar-AtaşehirÜsküdar-AcıbademŞifa-Deri sanay

seyyar köfteci ne kadar kazanıyor